Anlatsam mı,yazsam mı karar veremiyordum ama canı sıkkın bi kaç blogger görünce bu aralar(mesela Fosi,Naz'lı Hayat) yok dedim,anlatıyım da belki birileri gülümserler...
cuma günü babam küçük bir operasyon için hastaneydi,çok şükür ki büyük birşeyi yok.Biz de hastaneye vardık. Tabii herkes kendisi kadar şanslı değil. Hastane kapısında bir ambulans,ambulansın dışında, yanıbaşında bir sedye,sedyede 65-70 yaşlarında ak saçlı,zayıfcana bir amcana uzanmış. Keyfinden değil, 2 bacağı da alçılı,mecburen uzanmış yani.Ama şöyle söyliyim dışardan bakıldığında benden daha keyfi yerinde duruyordu, elinde bir sigara tüttürüyordu amca yaa.inanamıyorum hala...
Hani şu yazımda Pazar kahvaltısına gitmiştik ya güzel güzel ama erkenden.İşte bunun bir bedeli olmalıydı. Daha önce hiç başıma gelmeyen o gün beni buldu. Yeni alınmış 2 tshirt giyilir. kahvaltıya gidilir,hatta sonra kahve turu,e saatler ancak öğleni gösterdiğinden ve gözlerin şişi inip herşeyi daha net görüp algılayabildiğinden olsa gerek, tshirtlerin üzerinde boylu boyunca yaklaşık 15cm şerit halinde yapışık duran beden(kendimiz biliyoruz iyi hoş da herkesin bilmesine gerek yoktu) etiketlere göze çarpar ve ışık hızıyla "puhahhahhahhh" sesleriyle sökülüp çöpe yollanır. Tabii bu arada görüp uyarmayan ve kendi aralarında kihhkihhleşenler olduysa o da o günkü iyiliklerime sayılsın lütfen. günlerine neşe katmışım.
5 yorum:
:)
:))
:)))
ışık hızıyla "puhahhahhahhh" sesleriyle neşe kattın emin ol,
bloglardan kimseye öpücük yollamadım hiç ama
öpüyorum seni ya içimden geldi mucccckkk sesleri eşliğinde:)
mesajım ulaşmış...
işte bu bana yetti:))
Aynen,
çok teşekkür ederim,
Cok seker :)
merhaba Peri Tozu Fotoğraf ve teşekkürler,komikim di mi:)
Yorum Gönder