26 Ekim 2010 Salı

haFTa soNUndaN...


Çok şükür dileklerimden "ikea turu"m gerçekleşti. Ivır kıvır şeyleri itiraf ediyorum; almış olmak için aldım....
Mesela mini kaktüs ve şirin saksısı, güya şöyle bir faydası varmış ki bilgisayarlarımızdan hızla yayılan radyasyonun bize gelmesini engellemesi. doğruluğu tartışılır ama minik olması dikenlerine rağmen sevimli kılıyor kendisini :)


Bir de galvaniz saksı aldım ama çöp kutusu niyetine.
Başka ne kaptın derseniz; un eleme aleti sanki her gün kekler çörekler yapıyorum da,olsun bulunsun :)
Bir adet doğrayıcı aldım, tavsiye ederim. Sadece sinir soğanlar için aldım. ben soğan doğranan mutfak önünden geçsem dahi gözlerim yanar, inatla başlayan kendi doğrama çalışmalarım da  uzun ağlama seansına dönüşüyor. Durduramıyorum adeta ve sonuçta elimde yarım kalmış soğan parçaları ve 2 kırmızı göz oluyor :(
O yüzden iyi ki bulmuşlar şu dondurulmuş gıdaları diyorum ve soğanlarımı onlardan kullanıyorum ne yapıyım.

Çeşitli reyonlarda annemle birbirimizi kaybettiğimizi söyliyim ; örneğin çocuk bölümü :) sonra her ikimizin elinde bulduklarımız, birbirimize ne kadar bıdı bıdıııı olduklarını anlatıyoruz.
Tabii ki birşey almıyoruz,kime alıcaz :)) Bizi yine mum falan paklar...
Yine haftasonu olsunnnnn ama...


22 Ekim 2010 Cuma

iStE isTE neREyE kADar



Cuma...
İş çıkışına bir saatten az kala...
önümde birikmiş evrakların kendi kendilerine yerlerini bulmalarını,
eve vardığımızda şöyle 3 çeşit yemekli sofranın hazır bizi beklemesini,
vereceği haberi kısa kesip "gerisi yarın" diyen annemle kahve keyfi yapmayı,
tesadüf bulduğum radyo kanalındaki tahminimce ispanyolca parçaların kimin söylediğini bilmeyi,
internette katıldığım sanal ankette sona yaklaşırken çıkan "katılımcı sayısı dolduğundan ..." yazısının bir daha yoluma çıkmamasını,
yarım kalan kitaplarımı rahatça okuyabileceğim bir zaman dilimi ve sessizliği,
yarın gitmeyi planladığım ikea turumun herhangi saçma bir sebeple suya düşmemesini,
aralık ayının gelmesini ve ağacımı süslemeyi
İSTİYORUM...

Tabii ki isteklerim bu kadar değil tahmin edeceğiniz gibi ama bugünlük diyelim !
Başlasın bakalım şu bir önceki haftasonundan beri beklediğimiz 2 güncük tatil :))

19 Ekim 2010 Salı

dURduK yeRE


Bu ikisi, bu 2 şirin şey bir email almamla benim olmak istediler ve tabii ki ben onları kıymadım, bu haftaki armağanlarım oldular kendime :))
Nasıl kendi kendime motivasyon arttırıyorum görün :)
Siz de Mudo'ya bir bakacak olursanız mutlaka ıvır kıvır birşeyler gözünüze çarpar derim ben !
Kargo da 1 TL ona göre...

18 Ekim 2010 Pazartesi

yENi hAFta

 Böyle içinizin huzur dolu olduğu,
 aksırıksız-tıksırıksız,
 bol güneşli, az yağmurlu,
 kocaman gülümseten,
 işlerin tıkırında,
 ağzınızın tadı yerinde, 
 kelebekler gibi pır pır bir hafta olsun...:)


17 Ekim 2010 Pazar

yEşERen MAndaLiNaLARım


bu yazımda mandalinamı kurtadığımı anlatmıştım. İşte verdi meyvelerini :)) Minik minik yeşil mandalinalarımız oluyor. pek mesudum.... :)

8 Ekim 2010 Cuma

kiMiN fiKRiyDi bu?


Bugün işim vardı karşıda. Karşı benim için başka bir şehir oluyor bazen. (Avrupa yakası manasında kullanılmıştır) Bazen turist gibi hissediyorum, bazen gideceğim yere hiç varamayacakmış gibi mesafelerden.

Resmen sabahtan itibaren eve varıncaya kadar arabanın üstünde koca bir kara bulutla gezdik !
Hatta arada o kadar kuvvetli bağırdı ki ilk defa gök gürlemesi duyuyorum sandım. İşim aksadı,gerçekleştiremedim tabii ki... Trafik deseniz cabası... Bir tek yağmur sebep olamaz buna yahu ,el insaf...
Ve bugün kü macera tamamen benim fikrimdi :(

4 Ekim 2010 Pazartesi

haFTa sONunDAn soNRa


Şu yanda görmüş olduğunuz mini mandalinam, 2 senedir can çekişiyordu çünkü balkondan düşmüştü, bu sarsıntı ve benim susuz bırakma işlemlerinden sonra hayata küşmüş halleri kocişi harekete geçirdi ve budayarak sadece kısacık bir göde bırakmıştı.
Yılmayan mandalinam kendini anca topraladı ve şimdi üzerinde onlarca çiçek var :))))
Çantalar arası geçiş yaparken; çanta içinde bulunan sakız kutusunun kapak açılması suretiyle içindekiler tek tek kullanım dışı kalmış,geriye kalan sağlam 2 draje diğer çantada yerini aldı...
Hafta sonu temzilik vardı, ev misss ve geçici derli topluluk hali hakim :)
Yemekle uğraşırken arayan kız kardeşin hüzünlü sesi içimi burktu :(
Komple ailece geçirdiğimiz bir yağmurlu,bir güneşli haftasonu moral depolayıcıydı :))
Çok büyük sayılmayacak deprem bizi yerimizden oynattı,şöyle bir silkeledi,duraklattı...
Yeni bir bebiş haberi alındı kuzenden,sağlıkla bekliyoruz :)
Baba-kociş arasındaki süregelen tavla çekişmesinde yine gülen taraf kociş oldu,baba bozuldu :)
* Bir önceki postta dilenen pek çok şey olmuş bakıyorum da,darısı bu haftaya :))

1 Ekim 2010 Cuma

CumA' Dan SOnRa...


NEŞELİ, HUZURLU, GÜNEŞLİ, SOHBETLİ, YEMELİ-İÇMELİ,
CAP CANLI VE BOL KAHKAHALI BİR HAFTASONU DİLERİMMMM.... :)

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails